Hicret Günlerim
Hicret Günlerim
*
Allah’a düşman olan zalimlerin zulmünden,
Cehaleti din sanan cahillerin elinden,
İçinde yaşadığın yurdundan ve yerinden,
Ayrılığın adıdır Hicret adı verilen.
*
Oldukça zor ayrılık Allah yolunda Hicret,
Yurdunu her şeyini sevdiklerini terk et,
Sevenlerinden uzak dayanılmaz bir hasret,
Kavurur yüreğini bu mübarek ibadet.
*
Gurbet acı bir ilaç içebiliyorsan iç,
Bırakmıyor insanda ne neşe ne de sevinç,
Onca yapılan şeyler bir anda oluyor hiç,
Her derde katlanıyor insan ne kadar ilginç.
*
Zehir gibi bir hasret yakar bağrını yakar,
Çok sevdiğin kimseler sana uzaktan bakar,
Yüreğinden parçalar birer ikişer kopar,
Hayat bir başka olur insan yaşamdan bıkar.
*
Anılar paramparça yeniden hatırlanır,
Kimi zaman dudaklar bir şeyler mırıldanır,
Çoğu zaman onlar da bitmeden yarı kalır,
Öyle ki insan bazen kendisine darılır.
*
Yürekte hüzün dolu yüzünde kara bulut,
Beyninde gök gürülder yürekte kalmaz umut,
Her şey hayal gibidir hiçbir şey değil somut,
İşte o an insan der, bırak her şeyi unut.
*
Ateş olup yakıyor derinden yüreğini,
Parça parça söküyor yerinden ciğerini,
Kan ile dolduruyor umutsuz gözlerini,
Hüzünle kaldırıyor Rabb’ine ellerini.
*
Zorbalara kızarsın üzülür sıkılırsın,
Boğazın düğümlenir dişlerini sıkarsın,
Çevrende konuşacak birisini ararsın,
Gözlerin dalar gider kimseyi bulamazsın.
*
Bu öyle bir acı ki, şiirle anlatılmaz,
Birine anlatsan da seni anlayan olmaz,
Kâğıt alıp yazarsın kalem tutulur yazmaz,
Sır olarak saklarsın buna yürek dayanmaz.
*
Öyle günler olur ki, ateş yanar bağrında,
Hıçkırıklar ardarda dizilir boğazında,
Gözlerin umutsuzca dolaşır civarlarda,
Ne tanıdık bir sima ne bir dost var orada.
*
Kimi zaman ağlarsın gözlerinden yaş akar,
Çevrende bulunanlar anlamsız gözle bakar,
Herkes başka alemde senin yüreğin yanar,
İşte o zaman insan yalnızlığını anlar.
*
Ne arayan ne soran ne konuşan bulunur,
Hatıralar canlanır için bir hoş burkulur,
Hatıralar ardarda seni kalbinden vurur,
Yalnızlık girdabında geçmiş anlamsız olur.
*
Hüzünlü yüreğine dolar buruk duygular,
Söylemek istesen de diline bent vururlar,
Sustuğun zamanlarda beynine kurşun saplar,
Omuzunda ağır yük elin kolunu bağlar.
*
Bazen kısa bir sevinç ardından hüzün dolar,
Yüreğinde bir acı yüzün buruşur solar,
Ateş düşer içine yürek tutuşur yanar,
İşte o zaman insan gurbeti içten yaşar.
*
Bir şeyle ilgilenmez içine kapanırsın,
Bakışların boşlukta derinlere dalarsın,
Sevdiklerin üzülür diye kaygı duyarsın,
Sakin bir köşe bulup için için ağlarsın.
*
Bunu yaşamayanlar bilemezler halini,
Anlatmak istesen de anlamazlar dilini,
Bu öyle bir durum ki, çatırdatır belini,
Ayakları yürütmez kımıldatmaz elini.
*
Sözüm yok hiç kimseye sitemim kendimedir,
Herkesin yaptığı şey ancak kendisinedir,
İnsanlar bilmese de her şeyi Bilen bilir,
O’dur rahmet sahibi ancak O sabır verir.
*
Ömrünün yaprakları düşerken birer birer,
Hayıflanıp durursun yürek derinden titrer,
Simsiyah saçlarına bembeyaz kıllar girer,
Ömür treni durmaz menzile doğru gider.
*
Seni ayakta tutan yüklendiğin davadır,
O dava ardındaki Allah’ın rızasıdır,
Allah’ın rızasına bütün canlar fedadır,
Bu güzel düşünceler yaşam için gıdadır.
*
Her karanlık gecenin elbet vardır sabahı,
Dünyada bulmaz insan aradığı refahı,
Mahzun olan yüreğin çınlar göklerde ahı,
Son durak Ahirette bulur insan felahı.
*
11.06.2012
6
views
Hayat Baki Değil, Düşünmez misin!
Hayat Baki Değil, Düşünmez misin!
*
Yüce bir kervandır, koyuldu yola,
Gece gündüz gider vermiyor mola,
Ayrılırlar bir bir nice Canan’lar,
Doldurur yerini yepyeni Can’lar.
*
Nice canlar gitti, veda etmeden,
Helallik isteyip selam vermeden,
Sevenleri gelip onu görmeden,
İstediği gibi hayat sürmeden.
*
Hayat durmaksızın yol alır gider,
Kimini yüceltir, kimini heder,
Kimi için huzur kimine keder,
Böyle devam eder ilahi kader.
*
İbret almaz insan onca örnekten,
Ne giden yaşlıdan ne de bebekten,
Giyinir kuşanır atlas ipekten,
Sonunda kurtulmaz beyaz gömlekten.
*
Hayat akıp gider mola vermeden,
İnsan hiç uslanmaz kefen giymeden,
Çalışıp didinir ara vermeden,
Ölüme inanmaz kabre inmeden.
*
Kimisi kaybeder güzelliğini,
Kimi de kaybeder güç kuvvetini,
Yine de düşünmez akıbetini,
Durmadan çoğaltır mal servetini.
*
İnsanoğlu obur hiç mi hiç doymaz,
Gerçekleri görür, oralı olmaz,
Nasihat edersin hiç mi hiç duymaz,
Durmadan çalışır dinlenip durmaz.
*
Neyine güvenir bu insanoğlu,
Gözleri görmüyor ne sağı solu,
Doğru yol önünde bulmuyor yolu,
Kendine gel artık Allah'ın kulu.
*
Ansızın yakalar Azrail onu,
Bir an düşünmezdi bu elim sonu,
Kasılıp gezerken havada burnu,
Derken birden geldi hayatın sonu.
*
Baba anne oğul kardeş de olsan,
Yirmi otuz altmış yetmiş de olsan,
Yiğit bir insan kalleş de olsan,
O son seni bulur sadık eş olsan.
*
Terk ederek gider o dünyasını,
Birkaç gün tutarlar onun yasını,
Çabuk unuturlar hatırasını,
Hayrına vermezler bir su tasını.
*
Böyle yazılmıştır insan kaderi,
Birileri gider, gelir diğeri,
Gidenin ardından ana ciğeri,
Yanar tutuşur da getirmez geri.
*
Yeni doğan için sevinir insan,
Yaşar hayatını mutludur her an,
Düşünmez ki dünya yalandır yalan,
Yine doğan ölür döner bu devran.
*
İbret almaz insan yalan dünyadan,
Sarılır dünyaya boş durmaz bir an,
Ölümü düşünmez ne gafil insan,
Sonunda ayrılır Can’dan Canan’dan.
*
Hayat baki değil, insan düşünmez,
Aklını başına bir an devşirmez,
Dünyaya sarılır ondan vazgeçmez,
Ölüp gittiğinde bir şey götürmez.
*
15.10.2019
6
views
Hangi Dine Mensupsun, Sen Kimsin Be, Dinin Ne!
Hangi Dine Mensupsun, Sen Kimsin Be, Dinin Ne!
*
Hangi dine mensupsun sen kimsin be dinin ne!
Müslümanım diyorsun kilisede işin ne!
Müslümanlara karşı bu sönmeyen kinin ne!
Seni iktidar yapan bu halka ettiğin ne!
*
Kilisede vaftiz ol sonra Müslümanım de,
Çalıp çırparak zulmet sonra ben insanım de,
Ülkede her şeyi sat sonra bu Vatanım de,
Kur'an'a hakaret et Kur'an'a tâbiyim de!
*
Siyon tapınağında ibadete durursun,
Budizm’in şarabından içer Budist olursun,
Kiliseye giderek orda vaftiz olursun,
Bir de hiç utanmadan Müslümanım diyorsun.
*
Bir gün önce dediğin sözünü yalanlarsın,
Hiçbir hayâ hissetmez zerrece utanmazsın,
Zulmünde haddi aşar adaletten uzaksın,
Sen değil yönetici çoban bile olmazsın.
*
Merhamet duygusundan hiç nasiplenmemişsin,
Zulüm ve zorbalığı karakter edinmişsin,
Yetimin ve yoksulun haklarını yemişsin,
Bütün yaptıklarınla azabı hak etmişsin.
*
Senin yüzünden birçok insan dinden soğudu,
Seni Müslüman sanıp İslâm'a düşman oldu,
Senin karakterinde zulüm egemen oldu,
Senin yaptıklarınla nesiller ifsat oldu.
*
Toplumda nice masum insan canından oldu,
Vatan evlatlarından nice değerler soldu,
Bu halkın yüreğine gam ve kasavet doldu,
Aileler dağıldı nesiller ifsad oldu.
*
15 Temmuz darbesi senin eserin idi,
Nice masum insanlar bu darbede can verdi,
Suçsuz olan kimseler cezaevine girdi,
Aileler dağıldı insanlar şoka girdi.
*
Toplumda ne bir huzur ne bir sevinç bıraktın,
Birçok masum insanın yuvalarını yıktın,
Çileli annelerin yüreklerini yaktın,
Yaptıklarına karşın cehennemdir yakıtın.
*
Allah'a düşmanlıkta hiç sınır tanımadın,
Kur'an'a dil uzattın onu yetersiz sandın,
Küfür ve isyanında hiç kural tanımadın,
Hayatında bir defa Kur'an'a inanmadın.
*
Dini istismar edip insanları aldattın,
Her türlü yolsuzluğu dini kullanıp yaptın,
Yetim ve yoksulların hakkına el uzattın,
O haram servetine çaldıklarını kattın.
*
Çalıp çırptıklarınla doymak nedir bilmedin,
Yetim ve yoksulların hakkı olanı yedin,
Ne bulduysan aşırdın helal haram demedin,
Nihayetinde artık işin sonuna geldin.
*
Seni iktidar yapan Siyonizm’i översin,
ABD'li katiller için dua edersin,
Onlar ile beraber rakı şarap içersin,
Sonra da utanmadan Ben Müslümanım dersin.
*
Fethullah'ın önünde eğilir el öpersin,
Onları desteklersin yücelterek översin,
Fethullah'la beraber oturup yemek yersin,
Sonra kumpaslar kurup onları kötülersin
*
PKK'yı törenle yurda davet edersin,
PKK'nın önderi Öcalan'ı översin,
Diyarbakır'a gidip onlarla eğlenirsin,
Sonra hiç utanmadan onlara katil dersin.
*
Öcalan'ın yanına elçiler gönderirsin,
Yalvar yakar şekilde Hadep'ten oy istersin,
Sana yüzvermeyince hakaretler edersin,
Üç kuruş çıkar için her tarafa dönersin.
*
Bütün yaptıklarınla göreceğin cezalar,
Her suçuna karşılık verilecek ceza var,
İşte o zaman Dünya sana gelecek çok dar,
Dünyada bir rezillik Ahirette azap var.
*
30 Nisan 2023
9
views
Güzellikler Dünyası
Güzellikler Dünyası
“Geceyi, gündüzü, güneşi ve Ay’ı sizin hizmetinize verdi, yıldızlara da O'nun emriyle boyun eğdirilmiştir. Şüphesiz bunda akleden bir toplum için ayetler vardır. Yeryüzünde sizin için muhtelif renklerdeki şeyleri de yarattı. Şüphesiz bunda öğüt alan bir toplum için ayetler vardır.” (Nahl, 12-13)
SENDE,
Yıldızların parlaklığı, Ay’ın güzelliği, Güneşin sıcaklığı var!
SENİN,
Toprağın yumuşak, Suyun berrak, Havan incedir!
SENDE,
Denizlerin enginliği, Rüzgârın serinliği, Yağmurun coşkusu var!
SENİN,
Gündüzlerin hareketli, Gecelerin dinlendirici, Şafağın sevimlidir!
SENDE,
Güllerin mis kokusu, Tabiatın neşesi, Bülbüllerin sesi var!
SENİN,
Bağrında yaşamak huzur, seni değerlendirmek mutluluk, Rabb’imin lütfusun!
*
Gündüz, havayı doya doya soluyup koklamanın,
Sudan, kana kana içip yıkanmanın hazzı içinde,
Güneşin sıcaklığı bedenimi sararken,
Denizin enginliğine dalıp
Toprağın yumuşaklığında uzanıp dinlenmek ne güzel!
*
Gece, rüzgârın huzur veren serinliği yüzümü okşayıp saçlarımı dalgalandırırken,
Ayın ondördü güzelliğini seyretmenin zevki içerisinde,
Tüm parlaklığı ile göz kırpan yıldızlarla karşılıklı göz kırparak eğlenmek ne hoş!
*
Şafak vakti, çiseleyen yağmurun coşkusu ile dalga dalga gelen gül kokusunu içime çekmenin mutluluğu içerisinde,
Tabiatın, neşesini kuşanıp bülbül seslerinin hassas melodisini dinleyerek haz duymak,
*
Ey yüce Rabb’imin lütfu imtihan dünyası, hayırlı bir hayat sürmek için seni değerlendirmek elbette en güzel mutluluktur!
*
İşte tüm bu güzel duyguları bahşeden Rabb’im, dünyanın güzellikleri içine serpiştirmiş, kullarına lütfetmiştir.
*
Ne mutlu o kimselere ki, lütfedilen dünyanın güzelliklerini yaşayıp tüm bu güzellikleri bahşeden Rab’lerine yönelip şükrediyorlar!
*
28 Aralık 2001
9
views
Göklerde ve Yerde İlahınız Allah'tır
Göklerde ve Yerde İlahınız Allah'tır
*
Gökte yerde tek ilah yalnız yüce Allah'tır,
Tüm göklerin ve yerin sahibidir ve Hak'tır,
O'ndan başka ilah yok her şey O'na muhtaçtır,
Kulları üzerine hüküm koyan ilahtır.
*
O'dur yoktan var eden O'dur rızıklandıran,
Yeryüzünü yaratan orada barındıran,
Dünya hayatı için en güzel hükmü koyan,
Daima huzur bulur O'nun hükmüne uyan.
*
Şu muazzam gökleri yüce Allah yarattı,
Göğün her tarafını yıldızlarla donattı,
Ay'ı orada bir nur Güneşi kandil yaptı,
Tüm bu yaratılanlar muhteşem bir sanattı.
*
Gözünü tekrar tekrar döndür de bir Göğe bak,
Bulabiliyor musun gökyüzünde bir çatlak,
Bunu böyle yaratan O'dur Hâkimi Mutlak,
O'ndan başka ilah yok O'dur tek ilah el-Hak.
*
Direksiz yaratıldı, bu muazzam gökyüzü,
Gökyüzünün altında bereketli yeryüzü,
Yeryüzünde var etti dere tepe ve düzü,
Dört de mevsim yarattı kış bahar yaz ve güzü.
*
Gökyüzünde kuşları rengarenk yaratandır,
İki kanat üstünde havada durdurandır,
Hepsi de farklı farklı sesler çıkaranlardır,
Boyları cüsseleri çok değişik olandır.
*
Dağlar birer şaheser yeryüzüne konulmuş,
Her biri başka boyda farklı farklı oluşmuş,
Dünyanın her yanına böylece oturtulmuş,
Bütün canlılar için koruyucu güç olmuş.
*
Dağların arasından akar nice nehirler,
Nereden çıkar bunlar hangi yerden gelirler,
Milyarlarca senedir akıp akıp giderler,
Nasıl bir kaynaktır ki hiç tükenmek bilmezler.
*
Yer ve gökler bir bütün uyumlu çalışıyor,
Gökten yağmur kar iner yerden rızık bitiyor,
Tüm canlılar bu rızkı yiyerek besleniyor,
Onlar da insanları et ve sütle besliyor.
*
Peki hiç düşündün mü kim sağlıyor düzeni,
Rabb'im mükemmel yaptı her şeyin dengesini
Bu mükemmel düzende herkes buldu yerini,
İnkârı terk et yücelt âlemlerin Rabb'ini
*
O öyle yücedir ki âlemlerin Rabb'idir,
Maliki mülk olandır her şeyin sahibidir,
Eşi ortağı yoktur o yalnızca tek Bir'dir,
Kâinattaki her şey onu Tekbir edendir.
*
Allah göklerin yerin yegâne tek Rabb'idir,
Kâinata bir düzen bir intizam verendir,
O'ndan başka âleme düzen verecek kimdir,
Bunu düşünen kimse gerçekten bir Mü'mindir.
*
Tüm kullarına karşı O, Rahman'dır Rahim'dir,
Bunun için kullara Kur'an'ı gönderendir,
Merhameti gereği kullarını sevendir,
Tevbe edip Kur'an'a uyanı affedendir.
*
O dünyada yarattı canlı cansız her şeyi,
Canlılardan var etti erkeği ve dişiyi,
Sonra da düzenledi gündüzü ve geceyi,
Kullarına lütfetti dünyadaki her şeyi.
*
Uçsuz bucaksız nice denizleri yarattı,
Bu denizler içinde balıkları çoğalttı,
Denizlere çok çeşit sürüngenleri attı,
Her canlının rızkını önlerine bıraktı.
*
Ağaç ve bitkilerle yeryüzünü donattı,
Yarattığı nimetle canlıları yaşattı,
Hava su ve güneşle lütfetti bu hayatı,
Canlıların hepsine oksijeni yarattı.
*
Şu göller şu denizler hepsi birer şaheser,
Kim yapabilir böyle harikulade eser,
Hadi sen de yapsana bütün bunlara benzer.
Bir haline baksana sen de o güç ne gezer.
*
Sivrisineği bile yaratmaktan acizsin,
Seni yoktan var eden Rabb'e iman etmezsin,
Âlemlerin Rabb'ini tutar inkâr edersin,
Kendini ne sanırsın aciz eksik birisin.
*
Bunca gerçek var iken sen neyin peşindesin,
Bu gerçeklere rağmen neyi inkâr edersin,
Hak yolunu bırakıp batıl yolda gidersin,
Kendi yaptıklarınla azabı hak edersin.
*
Bırak inkâr ve küfrü Rabb’ine dön iman et,
Artık gerçekleri gör kendine gel ve aklet,
Temelsiz inkârını sürdürme artık terk et,
Kur'an'ın çağrısına yönelip icabet et.
*
Şunu çok iyi bil ki kurtuluşun bundadır,
Rabb'ine yönelmezsen bil ki sonun hüsrandır,
Geçmiş inkârcıların örneği ortadadır,
Bunu da anlamamak ancak akla ziyandır.
*
05 Eylül 2023
28
views
EY SEVGİ! EY ŞEFKAT!
EY SEVGİ! EY ŞEFKAT!
*
Dünyanın kızıl kana bulandığı,
İlişkilerin çıkara dayandığı,
Aile yuvalarında bile huzur kalmadığı
Günümüzde en çok ihtiyaç duyulan,
Tüm insanlığın muhtaç olduğu
Sevgi ve şefkat.
*
Hasret kaldı mahzun kalan gönüller
Yıllar boyu senin yolunu bekler
Senin yokluğunda sarardı güller
Gel de gör artık bak perişan haller
*
Ne zaman geleceksin sevgi yumağı
Bekledik umutla yoldaki durağı
Hüzünlü yüzlerin umut kaynağı
Bekletme bekleyen dualı dudağı
*
Sana sesleniyorum ey özlemi duyulan
İnsana hayat veren yaşamı şenlendiren
Zalimlerde olmayan dostlukları bağlayan
Babayı evladına, sevgilileri kavuşturan
*
Ey Yakub’un Yusuf’u
Ey Yusuf’un Züleyha’sı
Ey Mecnun’un Leyla’sı
Ey Kerem’in Aslı’sı
*
Gel, Yakup kör olmadan
Yusuf zindana girmeden
Mecnun çöle düşmeden
Kerem deli olmadan
*
Sevenler hasretinle yanmadan
Garipler şefkatinle kanmadan
Gönüllerin beklediği şifasın sen
Gel açtığın gönül yarasına gir
*
Açtığın yarayı kimse kapatamaz
Hiçbir çare bu derde deva olamaz
Bu yara hançer yarası değil
Sevginle yardığın bir yaradır
Şefkatle iyileştir bu yarayı
*
Suya hasret toprak gibi çatlamış
Kapanmaz sevgi suyun ulaşmadan
İyileşmez şefkatin olmadan
*
Ne çevrenin sahte sevgileri
Ne dünyanın güzelleri
Ne sonbahar gazelleri
Ne aşkların dizeleri
Ne yazın sıcakları
Ne kışın ak karları
Ne materyalist değer yargıları
Ne tebessümlerin yapmacıkları
Kapatamaz bu gönül yarasını
*
Sevgiyle kavrulan
Şefkate muhtaç olan
Gönül yarasını,
Hile karışmayan
Riya bulaşmayan
Art niyet taşımayan
Arı sütünden temiz
Ana sütünden leziz
Kaynak suyundan halis
Olan sevgi kapatır
*
Allah için olan sevgi
Merhametli şefkatli
Sahte sevgiler kirletmeden
Yara kangren olmadan
Sahte tebessümlere kanmadan
Hançerler parçalamadan
Gel, açtığın derin yaraya gir
Sevgi ve şefkatinle kapat
*
Damla damla biriktirdim
El emeğim göz nurum
Seni ilmik ilmik işledim
Bir anda yok olmasın
Bunca yıllık emeğim
*
Bir damla zehir çürütmesin
Gönül yarasını kangren etmesin
Küçük bir rüzgâr götürmesin
Mü’minlerin gönlünde silinmesin
Sana muhtaç olanlar üzülmesin
Gel de dostluklara renk ver
*
Akıl uçup gitmeden
Göz nuru silinmeden
Gönüller kavrulmadan
Zulüm rüzgârı esmeden
Fitne yolunu kesmeden
Bunalım bulutu gelmeden
Gençlik güzellik gitmeden
Elden ayaktan düşmeden
Gel artık zaman çok geçmeden
*
Şeytan ve dostlarına karşı
İnsanların kalbine koy barışı
Kur’an ve Sünnet’e dayan da gel
Yalnız Rabb’ine tevekkül et
Sabırla diren, mücadele et
*
Duamda gözyaşımı döktüm
Ellerimi göklere diktim
Yalvardım Rabb’ime her an
O bırakmaz hiçbir zaman
*
Allah mutlaka bizimledir
‘Sonuç muttakilerindir’ diyerek
Gel ey sevgi, gel ey şefkat.
*
HEP BEKLEYECEĞİM
*
Nisan-1996/Ankara
3
views
Ey Oğul
Ey Oğul
*
Cam gibi ol ey Oğul, görülsün iki yüzün,
Her zaman doğru ol ki tesirli olsun sözün,
Hep iyi düşünürsen doğruyu görür gözün,
Haramlardan kaçın ki Hakk'a yönelsin özün.
*
Dünya dediğin bu yer yalancı bir makamdır,
Kimseye baki kalmaz sonu boş bir mekândır,
Esas olan Hak sözdür gerisi boş kelâmdır.
Kelime-i Tevhid'in başı sonu kıyamdır.
*
La ilahe diyerek tağutu reddedesin,
Her türlü kötülüğü bırakıp terk edesin,
İlla Allah sözüyle Rabb'e iman edesin,
Oğul Kur'an'a uy ki, Hak yolunda gidesin.
*
Kur'an'a tabi ol ki Mü'min bir kul olasın,
Salih amellerinle ayetlere uyasın,
Tağutu reddetmekle ilk kıyamı yaparsın,
İşte o zaman Tevhid sancağını kaparsın.
*
Akıllı kimse o ki, kendi nefsini bilir,
Şeytana tabi olmaz Hak yoluna yönelir,
O kimsede bulunmaz ne gurur ne de kibir,
Dostu dara düşerse hiç düşünmeden gelir.
*
Hata edersen Oğul, Rabb'ine dön tevbe et,
Hatayı bilip dönmek insan için fazilet,
Hatada ısrar etmek şeytan vasfı bir zillet,
Hatadan dönmeyene Rabb'im ediyor lanet.
*
Hazreti Âdem döndü yaptığı hatasından,
Yüce Allah affetti, Adem'i bu gafından,
Şeytan direnip durdu, dönmedi inadından,
Bu yüzden kurtulmadı cehennem azabından.
*
Aklını kendin kullan kimseye kullandırma,
Söylenen her hoş söze boş bulunup aldanma,
Kalbini hep temiz tut şek şüphe barındırma,
Sen Hak yolunda yürü başkasına aldırma.
*
Sana iftira eden yalancı müfteriye,
İnsanlıktan nasipsiz haysiyetsiz kişiye,
Hiçbir zaman dost olma belki düzelir diye,
Zor zamanda terk eder dönüp bakmaz geriye.
*
Havlayan köpeklere taş atarsan azarlar,
Çalıyı dolanırsan havlar havlar susarlar,
Dost gibi görünenler münafıklık yaparlar,
Çıkarları bitince sana kuyu kazarlar.
*
Köpek sana havlarsa sen köpeğe havlama,
Sana çamur atana sakın sen çamur atma,
Hakkın olmayan şeyi kendi hakkına katma,
Sana dost olanları birkaç kuruşa satma.
*
İnsanları aldatan pis yalancı kimseler,
Böyle küçük düşmezler Hakk’a iman etseler,
Ruz-i Mahşer gününün hesabını bilseler,
Kurtulamazlar o gün dünyayı da verseler.
*
Yalancı o kimseler, inanmaz hiçbir dine,
Onlar, iman etmezler Kur'an ayetlerine,
Kederlenme Ey Oğul tevekkül et Rabb'ine,
Geçirecek onları Rabb'in yerin dibine.
*
Duam seninle Oğul, kalbin imanla dolsun,
Her zaman ve her yerde Rabb'im seni korusun,
Salih kullardan kılsın, yar ve yardımcın olsun,
Sana merhamet etsin, seni cennete koysun.
*
18 Kasım 2018
27
views
Cennete Cehenneme Gitmek Senin Elinde
Cennete Cehenneme Gitmek Senin Elinde
*
Cennete cehenneme gitmek senin elinde,
Seni yaratan Rabb'e iman varsa kalbinde,
Kur'anî hükümlere uymuşsan her halinde,
Cennet senin yaptığın Salih amellerinde.
*
Varsa Rabb'ine iman gönlünde ve kalbinde,
Yüce Rabb'inin ismi her an varsa dilinde,
Kelimeyi Tevhide yer varsa düşüncende,
Rabb'im seni ağırlar Nimet cennetlerinde.
*
Kur'an'ı anlayarak okuyup iman etsen,
Her söz ve fiilinle dosdoğru yolda gitsen,
Fakir ve fukaraya malından bir pay versen,
İşte o zaman senin Cennetten vardır hissen.
*
Cenneti kazandırmaz ne sakalın sarığın,
Gösterişten ibaret riyakarca yaptığın,
Yüce Allah'tan başka çok severek taptığın,
Cenneti kazandırmaz o taptığın ilahın.
*
Tasavvufa girerek sen Rabb'ine şirk koştun,
Hayatında birçok kez gerçekleri hep duydun,
Kur'an'ı terk ederek batıl üzere durdun,
Yüce Allah hakkında nice yalan uydurdun.
*
Zümer Suresi 3'te aracı şirk küfürdür,
Allah'a ulaştıran tek Kur'anî hükümdür,
Bu konuda en güzel örnek olan Rasul'dur,
Bunlarla yetinmeyen azılı bir melundur.
*
Müslümanım diyorsun Kur'an'ı okumazsın,
Arapçasını okur hiçbir şey anlamazsın,
Tağutu desteklersin Rabb'ine inanmazsın,
Sonra da utanmadan cenneti arzularsın.
*
Toplumun karşısına âlim diye çıkarsın
Küfür şirk yuvaları vakıf dernek kurarsın,
Kur’anî hükümleri okursun anlamazsın,
İnsanları aldatan müfteri yalancısın.
*
Kur'anî gerçekleri söylemeyip saklarsın,
Kur'an'dan bir bölümü terk edip bırakırsın,
Haksızlık karşısında şeytan gibi susarsın,
Şimdi bu günahların cehennemden kurtarsın.
*
Yüce Allah buyurur tefrikaya düşmeyin,
Tefrikaya düşerek küfre şirke girmeyin,
Kur'an'ı terk ederek yanlış yolda gitmeyin,
Sonra da Cehennemi bilerek hak etmeyin.
*
Mezheplere bölünüp tefrikaya düştünüz,
Bu konudaki hükmü terk edip sırt döndünüz,
Ömrünüzü tefrika içinde sürdürdünüz.
İşittik ey Rabb'imiz olmalıydı sözünüz,
*
Vahdeti parçalayıp Sünni Şii oldunuz,
Mezhebi din edinip hep onu savundunuz,
Sizi bir ömür boyu aldattı kuruntunuz,
Kur'an'a dönmezseniz cehennemdir sonunuz.
*
Allah'a iman için tağutu reddetmezsin,
Gidip oy kullanarak tağutu desteklersin,
Sen bu hareketinle Rabb'e isyan edersin,
Bir de hiç utanmadan Adn Cenneti istersin.
*
Seni yoktan var eden Rabb'ine inanmazsın,
Rabb'ine yönelerek O'na kulluk yapmazsın,
Kur'anî hükümlere dönüp teslim olmazsın,
Cenneti istemekten zerrece utanmazsın.
*
Peki ya sen ateist cennet senin neyine,
İnkârı din edindin bakmadın şu haline,
Seni yoktan var eden inanmadın Rabb'ine,
Cehennem ateşini layık gördün kendine.
*
Sen hayatın boyunca alay ettin Cennetle,
Rabb'inin bildirdiği Kur'anî gerçeklerle,
Elbet tanışacaksın acıklı cehennemle,
Tek kurtuluşun ancak Rabb'ine yönelmenle.
*
Rabb'inin rahmetini istiyorsan gerçekten,
Elini çekeceksin her türlü haram işten,
Hep uzaklaşmalısın zararlı her istekten
Kur'anî hükümlere yöneleceksin içten.
*
Zina da şirk gibidir ondan kaçınacaksın,
Her zaman ve her yerde güzel konuşacaksın,
Ailene yuvana hep sahip çıkacaksın,
Bundan sonra Rabb'ine Salih kul olacaksın.
*
Yalan söyleyen kimse ayeti inkâr etmiş,
Ayeti inkâr eden apaçık küfre girmiş,
Küfre giren yalancı Hak yolunu terk etmiş,
İşte böyle kimseler Cehennemi hak etmiş.
*
Cenneti istiyorsan hep dürüst olacaksın,
Ne kadar zorda kalsan yalandan kaçacaksın,
İslâm'ın istediği sıfatta olacaksın,
İşte ancak o zaman cennetlik olacaksın.
*
30 Ekim 2023
27
views
ANNE
Anne
*
Tüm canlılarda anne yavrusuna düşkündür,
Bu öyle yücedir ki her anneye özgüdür,
Bu duygu annelere doyulmaz bir övgüdür,
Bu konuda her anne rakipsiz bir öncüdür.
*
Kadının fıtratında annelik ilk duygudur,
Bu duygu annelere Allah'ın bir lütfudur,
Anneleri yücelten en değerli olgudur,
Bu annelik duygusu kadınlara sürurdur.
*
Kadınların içinde en üstünü Meryem'dir,
Ona bu üstünlüğü veren onun Rabb'idir,
Herkese nasip olmaz üstün bir mertebedir,
İşte bu yüce kadın, İsa'nın annesidir.
*
Meryem'in annesi de övülmüş bir kadındır,
Kur'an'da zikredilen İmran'ın hanımıdır,
Doğurduğu Meryem'i Rabb'ine adayandır,
Rabb'inin övgüsüne böyle mazhar olandır.
*
Annelik mertebesi her kadında bulunmaz,
Kadın dişi olmakla yüce bir anne olmaz,
Çocuk doğurması da bu onu anne yapmaz,
Doğurganlık kadına cenneti kazandırmaz.
*
Bir kadın doğurmakla annelik vasfı almaz,
Annelik yüce bir ruh her kadında bulunmaz,
Bu ruhtur ki kadını hiçbir şeyle denk tutmaz,
Çocuklara bakmaktan hiçbir zaman usanmaz.
*
Cenneti kazandıran annelik olgusudur,
Çocuğuna duyduğu merhamet duygusudur,
Rabb'ine yönelerek Müslüman oluşudur,
Annelik duygusuyla onurlu duruşudur.
*
Annelik duygusundan mahrum olan kadınlar,
Çocuklarına karşı merhametten yoksunlar,
Böyle olan kadınlar duygusuz yaratıklar,
İşte bu tür kadınlar Cennetten mahrumdurlar.
*
Öyle anneler var ki çocuğuna bakmıyor,
Çocuğuna bakmaktan aciz kalıp bıkıyor,
Bir canavar misali çocuğa saldırıyor,
Ağzını ve burnunu vahşice kanatıyor.
*
Böyle zalim anneye şahit olanlardanım,
Çocuğun o haline dayanmadı vicdanım,
Çocuğuna yaptığı zulme dayanamadım,
Yüreğim parçalandı kadını sırtlan sandım.
*
Çocuğunu götürüp kapılara bırakan,
Bazen de bir torbayla çöp kutusuna atan,
Vicdan ve merhametten nasipsiz insanlıktan,
Daha aşağılıktır en kötü bir mahluktan.
*
Böylesinde bulunmaz merhamet, vicdan, iman,
Zerre nasiplenmemiş onurlu insanlıktan,
Terk etmiş her şeyini Rabb’ine eder isyan,
Bunlardır ebediyen kızgın ateşte yanan.
*
Nuh Aleyhisselam'ın hanımı da anneydi,
Kocasına uymadı şeytanın bir eşiydi,
Hakk'ı tercih etmedi kör nefsine yenildi,
Oğlu ile beraber acı azaba girdi.
*
15 Nisan 2023
9
views
Acılarla Dolu Bir Bayram
Acılarla Dolu Bir Bayram
*
Yine bir bayram günü yürekte bir eziklik,
Hemen her bayram günü her tarafta sessizlik,
Yine aynı yalnızlık ve yine kimsesizlik,
Bedeni sarmış yine dayanılmaz hissizlik.
*
Ülkemde korkunç deprem nice canlar alırken,
Halka yardım etmeyen zalimler seyrederken,
Halk perişan bir halde soğuktan kırılırken,
Nasıl Bayram yaparım yüreğim kavrulurken.
*
Halk sefalet içinde açlıktan kırılırken,
Onurlu birçok insan canlarına kıyarken,
Erdoğan ve çetesi bunları seyrederken,
İnsan Bayram yapar mı bunlar yürek yakarken.
*
Ülkemdeki insanlar perperişan olurken,
Sıcak bir yuva bulup oturup barınmazken,
Karın doyurmak için yiyecek bulmazlarken,
Böyle bayram mı olur bunlar ortada iken.
*
Giden canlar ardından ağıtlar yakılırken,
Anaların yüreği kül olup kavrulurken,
Harap olmuş her yerden acılar fışkırırken,
Nasıl bayram yapılır halkım acı çekerken.
*
İçi kan ağlayanın yüzü bayram eder mi!
Mazlum öldürülürken Mü'min kimse güler mi!
Zalimler Mazlumları füzelerle yakarken!
Müslümanlar, bu zulmü oturup seyreder mi!
*
Bayram gelmiş neyime, kan damlar yüreğime,
Emperyalist ülkeler, saldırırken ülkeme,
İslâm topraklarında her gün kan dökülürken,
Bayram yapıp sevinmem kına yakmam elime.
*
Zulüm sarmış her yanı boş bulmuşlar meydanı,
Haçlılar hep birlikte döker Müslüman kanı,
Dünya müstekbirleri bizlere saldırırken,
Her Müslüman bilmeli artık cihat zamanı.
*
Kızıl kana boyanmış günümüz dünyasında,
Şeytanın tüm dostları geziniyor her yanda,
Mazlumlar çile çeker zalimler saraylarda,
Halk ekmeğe muhtaçken onlar zevk ve sefada.
*
Dünyayı dar ettiler mazlumların başına,
Bakmadılar mazlumun o mahzun gözyaşına,
Gözdiktiler fakirin ekmeğine aşına
Rabb'im bir belâ sarsın zalimlerin başına.
*
Zalim saltanat sürer halk yoksulluk içinde,
O saraylarda yaşar halk sürünür yerlerde,
Ahlâk erdemden yoksun yönetim çetelerde,
Zulüm her yanı sarmış haksızlık var her yerde.
*
Hayat kimine bayram kimine de zindandır,
Bu zulüm denizinde acı çekenler vardır,
İnsanlar aç perişan hayatları buhrandır,
Tüm zalimlerin sonu inşaAllah hüsrandır.
*
Her bayramda yoksullar çile ve acı çeker,
Onların bayramları en fazla birkaç şeker,
Yoksullar evlerinde oturup boyun büker,
Onlar, bu durumdayken bayramlar gelir gider.
*
Yoksulların haline yürek nasıl dayansın,
Zulmeden zalimlerin Allah canını alsın,
Onları helak etsin kızgın ateşe atsın,
Onların azabını artırdıkça arttırsın.
*
04 Haziran 2022
6
views
TAĞUT, yüce Allah’a karşı haddi aşan, isyan eden her kişi, kurum ve sistemdir
Tağut, yüce Allah’a karşı haddi aşan, isyan eden her kişi, kurum ve sistemdir
Kur'an’da, değişik anlamlarıyla tağut ve tuğyan ifadeleri 50 defa geçmektedir. Ayrıca bu anlamda Baği yani azgınlık, zulüm, hakkı gasp etmek, hakkı çiğnemek, dünya hayatını yeğlemek ifadeleri de Kur'an’da birçok kez tekrarlanmaktadır.
Tağutun kelime anlamı; tağut, tuğyan ve baği ifadeleri, azmak, haddi aşmak, taşmak, azgınlık, azgın, sapık, zorba, şeytan, put, puthane, kâhin, sihirbaz, isyanda ve küfürde ileri gitmek, azmak, çok azgınlık göstermek, yüce Allah’ın hükümlerine aykırı hareket etmek, suyun yatağından taşması anlamlarına gelmektedir.
Tağutun yaptığı fiiller ise, kendini yeterli görmek (istiğna), yüce Allah’a karşı tuğyan ve isyandır.
Tağut, tuğyan eden tuğyanı yaşayan, yaşatan kişi ve güçtür. Çoğulu ‘teğâvit’tir.
Istılahî manası; yüce Allah’ın koyduğu ölçülere aykırı hareket eden, bu hükümleri değiştiren, Tevhidi esaslar dışında ölçüler koyan, insanları yüce Allah’a gereği gibi iman etmekten, O’na kulluk yapmaktan alıkoyan, Allah’a ve Rasulü’ne tâbi olmayı engelleyen her düşünce, sistem, kurum ve kişi tağuttur. Tağut, insanlardan ve cinlerden olabildiği gibi, Allah yolundan alıkoyan şeytan, nefis, para, kadın da olabilir.
Tuğyan edenler
Kur’an, Tevhidi esaslardan sonra ağırlıklı olarak en çok insanın tuğyan etmesi yani azgınlaşması üzerinde durur ve daha ilk sureden itibaren tuğyan edenlere dikkatleri çeker, onların nasıl müstağnileşip tuğyan ettiklerini bildirir.
Yaratılışı bir damla su olan, hiçbir şeye malik olmayan insan, Rabb’i tarafından kendisine akıl, bilgi, mal ve sermaye verilerek güçlendirilmiş, yaratılış gayesi kendisine bildirilmiş ve ona iki yol gösterilerek iradi olarak serbest bırakılmıştır.
“Şüphesiz Biz, ona izlenecek yolu gösterdik ya şükredici olur ya da nankör.” (İnsan, 3)
İnsan, yaratılışta hiçbir şeye sahip değilken, Rabb’i onu, çeşitli nimetlerle donatmış, bu verilen nimetleri ne yapması, nasıl kullanması gerektiği konusunda kendisine yol göstermiştir. Ancak insan, kendisine verilen nimetleri Rabb’inin bildirdiği esaslara göre kullanmamış, aksine hareket ederek bu nimetlerle böbürlenmiş, insanlar üzerinde kendisini üstün görerek azgınlığı yol edinmiştir.
Yüce Allah (cc), insanların bir kısmına bilgi, bir kısmına fiziksel özellik, bir kısmına mülk (egemenlik), kimine de mal, evlat ve sermaye vermiş, bunların nasıl kullanılacakları ile ilgili hükmünü bildirmiştir. İnsan, verilenleri, bildirilen hükümler doğrultusunda kullanmayarak azgınlık (tuğyan) etmiş, küfre ve şirke düşmüştür.
“Düşünmüyor mu insan, şüphesiz Bizim onu bir nutfeden yarattığımızı da şimdi o, apaçık bir hasımdır!” (Yasin, 77)
Azgınlığında sınır tanımayanların en zirvesinde hiç kuşkusuzdur ki, yüce Allah’ın gönderdiği ilahi hükümleri reddedip kendileri insanlar üzerine hüküm koyanlar, insanları kendilerine itaat ettirenler bulunmaktadır. İşte yüce Allah’ın öncelikle reddedilmesini istediği ve tağut olarak isimlendirdiği azgınlar bunlardır.
Yüce Allah’a iman etmenin ilk ve en önemli aşaması hiç kuşkusuzdur ki, tağutun reddedilmesidir. Tağut reddedilmeden yüce Allah’a, O’nun indirdiği Kur'an’a, Tevhidi esaslara iman etmek mümkün değildir. Bu nedenle yüce Allah (cc), her millete rasuller göndererek tağuttan kaçınmalarını ve Kendisine iman etmelerini istemiştir. Çünkü tağuttan kaçınmadan yüce Allah’a iman etmek, O’na kulluk yapmak mümkün değildir.
“Andolsun Biz, her millet içinden: ‘Allah'a kulluk edin, tağuttan kaçının’ diye bir Rasul gönderdik; sonra Allah, onlardan kimine Hidayet etti, onlardan kimi üzerine de sapıklık hak oldu. Şimdi yeryüzünde gezin de bakın, görün, yalanlayanların akıbeti nasıl olmuş!” (Nahl, 36)
İnsanlık tarihi boyunca, her dönemdeki insanlara tağuttan kaçınmaları, tağutu reddederek yüce Allah’a iman edip kulluk yapmaları için rasuller gönderilmiştir. Çünkü tağut, yüce Allah’a iman etmenin, O’na kulluk yapmanın önündeki en büyük engeldir. Bu engel aşılmadan yüce Allah’ın bildirdiği gibi sapasağlam şekilde Tevhid kulpuna yapışıp iman etmek ve O’na kulluk yapmak mümkün değildir.
“Dinde zorlama yoktur, Hak yol sapık yoldan kesin ayrılmıştır; artık kim tağutu inkâr eder, Allah’a iman ederse, işte (o), gerçekten kendisinin kopması olmayan sağlam bir kulpa yapışmıştır, Allah İşiten’dir, Bilen’dir.” (Bakara, 256)
Tağutu, yani yüce Allah’ın indirdiği esasları kabul etmeyip insanların hayatları üzerine kanun koyarak azgınlaşanları inkâr etmeyenler, yüce Allah’a iman etmedikleri için sağlam olan ve kopmayan Tevhid ve iman kulpuna sarılamazlar.
Kelime-i Tevhidin ilk cümlesi tağutun reddedilmesi, ikinci cümlesi, yüce Allah’ın tek ilah olarak kabul edilmesidir
Kelime-i Tevhidin samimiyetle söylenmesi için öncelikle insanlar üzerinde ilahlık taslayan tağutun reddedilmesi gerekir ve ancak bu durumda yüce Allah (cc), tek ilah ve Rab olarak kabul edilebilir.
Kişi ya da sistem olsun her tağut, aynı zamanda insanlar üzerinde ilahlık taslayan birer güçtürler. Bu nedenle birbirini tamamlayan tağut ve ilah kavramlarının ne anlama geldiklerini çok iyi bilmek gerekir. Tağutun ne anlama geldiği ve kimler oldukları daha önce açıklandığı için, ilah kavramının ne olduğunu belirtmekte yarar vardır.
“LAİLAHE İLLALLAH” Kelime-i Tevhidi gereğince söyleyip yüce Allah’a iman etmek için ilah kavramını çok iyi bilmek gerekir. İlah kavramı gereği gibi bilinmeden LAİLAHE İLLALLAH sözünün söylenmesi ile yüce Allah’a iman edilmeyecektir. Bu kimseler, LAİLAHE İLLALLAH sözünü kalben iman etmeden yalnızca sözel olarak tekrarlayıp söylemiş olacaklardır.
64
views
BU BAYRAM KİMEDİR
BU BAYRAM KİMEDİR
İşte Gerçek Bayram Günü!
“Şüphesiz cennet halkı o gün, neşeli bir meşguliyet içerisindedirler. Onlar ve eşleri, gölgelerde koltuklara yaslanmışlardır. Onlar için orada meyve ve onlara, talep ettikleri şeyler vardır.
Çok merhametli Rab’den sözlü selam vardır.” (Yasin, 55-58)
*
Bayram mutluluk mu kutlayanlara!
Çile getirmeli inananlara,
Ezilen vurulan muvahhitlere,
Sevinme günü mü bu tür bayramlar!
*
Hâkimiyet bizde diyen milletin,
Şirk adı verilen kötü illetin,
İslâm’a saldıran küfür devletin
Esiri olana nasıl bayramdır!
*
Sokakta insanlar vuruluyorken,
Açlıktan vatandaş kırılıyorken,
Baştaki hırsızlar sömürüyorken,
Sömürülen için nasıl bayramdır!
*
İnsanlar çaresiz, yokluk içinde
Kıvranıp duruyor perişan halde,
Bir parça ekmeğin koşar peşinde
Böylesi insana nasıl bayramdır.
*
Bayram deyip gider tatil köyüne,
Milyonları harcar kendi keyfine,
Bir lokma yiyecek vermez birine
Milyonlar harcayan için bayramdır.
*
Sosyal adaleti siper edenler,
Bar ve pavyonlarda sefa sürenler,
Fakir fukarayı hakir görenler,
Utanmadan kutlar dini bayramı.
*
Üç-beş dinsiz çıkar küfreder dine,
Sığınır laiklik ilkelerine,
Örümcek kaplamış beyinlerine,
Bir gerçek girdiği zaman bayramdır.
*
Din elden gidiyor uyanın artık,
Bu zorba düzenin zulmünden bıktık,
Hâkimiyet için bu yola çıktık,
Zulüm kalktığı gün gerçek bayramdır.
*
İslâm şeriatı küfrün korkusu,
Dinsizi koruyor tağut ordusu,
Bu düzende küfrün öter borusu,
Boruyu kırana gerçek bayramdır.
*
O halde Kur’an’a sarılın beyler,
Kur’an’sız hareket şirkten de beter,
Tağut insanları perişan eder,
Şirkten kurtulanlar için bayramdır.
*
Bayram bir manadır bilenler için,
Mananın özüne erenler için,
Ahiret yurdunu umanlar için,
Hasretle beklenen o gün bayramdır.
*
Selamun kavlam mir Rabb’in Rahim,
En gerçek bayramın bugün kardeşim,
Cenneti Â’lâ’da duran melekler,
Selam dediği gün senin bayramın.
*
24 Mart 1993
17
views
Canım Anneme! (Onu Hâlâ Özlüyorum)
Canım Anneme!
(Onu Hâlâ Özlüyorum)
Küçük yaşta çocuklarını evlendirenlere!
Bu şiirim, çocuklarını daha küçük yaşlarda, onların mürüvvetlerini görme adına evlendirip onlara zulmeden duygusuz, taş yürekli anne babalara ve Rasulullah (as)’a iftira atarak 6 ya da 9 yaşında Hz. Aişe ile evlendiği yalanını atan iftiracı, yalancı İslâmcılara ithaftır!
Onüç ondört yaşında hayatı tanımadan,
Abisinin yanında kuşluk vakti uykudan,
Babamın terkisinde kaçırıldı tarladan,
Çocuk yaşta ayrıldı anneden ve babadan.
*
Daha küçücük yaşta çocuk bilmez aşk nedir,
Oyun çağında olan sevgiden bihaberdir,
O ne annelik bilir ne de babalık bilir,
Bunları evlendiren çocuğun katilidir.
*
Acılarla örüldü onun hayat kafesi,
Bir gün olsun sevinçle yankılanmadı sesi,
Sevmek nedir bilmezdi, daha masum birisi,
Hep acılarla geçti, onun hayat çizgisi.
*
Evlenmek ister misin, diye soran olmadı,
Ne babası annesi ona kimse sormadı,
Onun duygularını hiç kimse anlamadı,
Ona zulmedilmişti, ancak kimse tınmadı.
*
Çocukça duygularla oynamadan gülmeden,
Daha olgun yaşına ulaşıp da gelmeden,
Eş olmuştu babama kendisi istemeden,
Henüz onbeş yaşında anne oldu bilmeden.
*
O gencecik hayatı, geçti hep acılarla,
Çilelerle yoğruldu çok acı duygularla,
Hayatı örülmüştü çelik halat ağlarla,
Hayatının baharı kaplanmıştı karlarla.
*
Baharı yaşamadan, kara kışı yaşadı,
Kimi zaman açıkça bazen gizli ağladı,
İnsanların yanında karaları bağladı,
Yalnız kaldığı anlar, seller gibi çağladı.
*
Kimse dinlemiyordu, onun ne dediğini,
Acılar kaplamıştı, tertemiz yüreğini,
Zaten hiç giymemişti güzel gelinliğini,
Çaresizlik rüzgârı sarmıştı benliğini.
*
Ne onu duyan oldu ne de onu anlayan,
Ne ona acıyan var ne yüreği sızlayan,
Hayal ettiği dünya olmuştu kara zindan,
Ona yapılanlara bir gün etmedi isyan.
*
Bir defa ters dönmüştü kaderinin tekeri,
Genç yaşında verdiler, zehir dolu şekeri,
Yeni hayatı buydu artık dönmezdi geri,
O soylu yüce kadın, gönlümün mücevheri.
*
Bir şeye karşı çıkmaz, sesini çıkarmazdı,
Zaten sesi çıksaydı zorla kaçırılmazdı,
Kendi karar verirdi o durumda olmazdı,
İstemediği halde orada bulunmazdı.
*
Babamın hastalığı onu daha çok üzdü,
Gençliğin baharında mevsimler ona güzdü,
Ne baharı yaşadı ne sıcak yazı gördü,
Ne babası evinde ne de sonradan güldü.
*
Yedi sene boyunca, felçli babama baktı,
Üzüntü gözyaşını, hep içine akıttı,
Çok üzüldü, kahroldu, kimseye dert yanmadı,
Dört çocukla başbaşa bir tek başına kaldı.
*
Birçok sözleri duydu, çok azarlar işitti,
O ne çocuklarını ne de evi terk etti,
Acı ve sıkıntılar, her gün canına yetti,
Hiç şikâyet etmedi yine de hep sabretti.
*
Dokuzyüz ellidokuz, babamızı kaybettik,
Dörtle ondört arası dört erkek kardeş idik,
Hepimiz de küçüktük biz ne yapabilirdik,
Yalnız kalan annemin yanında kenetlendik.
*
Aşiret mantığıyla düşmanımız pek çoktu,
Bizi yaşatamazlar diye annem çok korktu,
Annem çok talihsizdi yüreği çok buruktu,
Bize sahip çıkacak bir yakınımız yoktu.
*
Babam oldukça güçlü, bileği bükülmezmiş,
Cesur yiğit biriymiş, sırtı yere gelmezmiş,
Bu nedenle düşmanlar, babamı hiç sevmezmiş,
Karşısında durup da ona laf demezlermiş,
*
Babam ölünce onlar, bize kin beslediler,
Köyden dışarı çıksak peşimizden geldiler,
Sevgi besleyen yoktu, bize acı verdiler,
Bazen abilerimi, bazen beni dövdüler.
*
Cahili bir toplumda, dul kadına yer yoktur,
Kimse yardımcı olmaz iftira atan çoktur,
En yakınları bile ona darbeler vurur,
Hep yan gözle bakılır, ona tuzak kurulur.
*
Hep hatırlarım onu, mahzun duruşu vardı,
Ne yaparsak yapalım hiçbir zaman kızmazdı,
Hatamızı görse de üzerinde durmazdı,
Fazla zengin değildik ancak o aldırmazdı.
*
Mahsuniyet nuruydu o yüzünde parlayan.
Hep kendi halindeydi, yoktu onu anlayan,
Ne şikâyet ederdi ne de ederdi isyan,
Onun o halidir ki, yüreğimi dağlayan.
*
Ondört yaşında abim henüz küçük çocuktu,
Üzerindeki yükler, haddinden fazla çoktu,
Tek başımıza kaldık, yakın amcamız yoktu,
Bu durum annemizi sıkıntılara soktu.
*
Talihsizlik yakana bir kere yapışmışsa,
Dört tane yetim ile bir başına kalmışsa,
Koca bir köy içinde elinde tutan yoksa,
Evlenmektir tek çare iyi biri bulunsa.
*
Evlatlarım kalmasın ortalık yerde diye,
Fitne fesat yaymasın fitneciler bu köye,
Evlendi, yiğitlikte nam salmış bir deliye,
Şansı yaver gitmedi, hüzün kaldı geriye.
*
Bindokuzyüz doksan dört sıcak temmuz ayında,
Namaz için kalkmıştı, sabahın şafağında,
Tekbir alıp durmuştu namazında kıyamda,
Son secdesi olmuştu artık onun dünyada.
*
Secde halinde gitti biricik anneciğim,
Ben bunları yazarken hâlâ yanar yüreğim,
Andıkça o günleri, yaş boşaltır gözlerim,
Onur abidesiydi, onu hâlâ özlerim.
*
Rahmet ve mağfireti geniş olan ey Rabb’im,
Annemi babamı da affetmeni dilerim,
Dünyada çok çektiler, Sen Rahmansın ve Rahim,
Cennetini onlara mükâfat ver ey Âlim.
*
25 Mayıs 2015
40
views
Ümmetin Yiğitleri, Hamas,
Ümmetin Yiğitleri, Hamas
*
Bugün İslâm ümmeti tamamen dağılmışken,
Şuursuz bir şekilde dinden uzaklaşmışken,
Paramparça bir halde zillet içinde iken,
Hamas ortaya çıktı zulüm devam ederken.
*
Sünnilerle Şiiler birbirlerini yerken,
Emperyalist ülkeler zulmünü sürdürürken,
Siyonistler kudurmuş bir halde saldırırken,
Hamas cihada çıktı gökyüzü kararırken.
*
Allahu Ekber diye Gazze'den ses yükseldi,
Bu ses Siyonistlerin yüreklerine indi,
Hamas'ın füzeleri demir kubbeyi deldi,
Hamas mücahitleri Siyon yurduna girdi.
*
Emperyalist ülkeler karşısında birleşti,
Korkmadılar onlardan çünkü onlar bir leşti,
Bu kıyamda kâfirler hep saldırıya geçti,
Tüm kafirlerin hepsi Hamas için bir hiçti,
*
Aldırmadı onlara kahramanca direndi,
Allah düşmanlarına büyük zayiat verdi,
Öyle bir saldırdı ki yüzlerce leşi serdi,
Siyonist tarihinde bu görülmemiş şeydi.
*
Birikmiş tufan gibi birden patlayıverdi,
Sağlam kalelerini vurarak deliverdi,
Karadan ve havadan topyekûn giriverdi,
Hamas Siyonistlerin üstüne iniverdi.
*
Onlar o güne kadar hep saldırıyorlardı,
Çoluk çocuk demeden hep öldürüyorlardı,
Vahşi mahluklar gibi kan akıtıyorlardı,
Hamas'ın cihadını hiç beklemiyorlardı.
*
Kudurmuş Siyonistler kan içici katiller,
Havadan ve denizden saldırıya geçtiler,
Çoluk çocuk demeden hepsini katlettiler,
Katillerin yanında tüm batılı kâfirler.
*
İzzeddin El Kassam'ın şanlı mücahitleri,
Yok olmuş bu ümmetin yol göstericileri,
Onurlu bir duruşla bu çağın şahitleri,
Sizinle gurur duyar Allah'ın melekleri.
*
Ey İslâmî cihadın günümüz neferleri,
Asrı saadetteki Ashabın örnekleri,
Bu şanlı cihadınız titretti yürekleri,
Sizi örnek alacak çağımız nesilleri,
*
Siz İslâm ümmetinin gurur kaynağısınız,
Kur'anî hükme göre Rasul yolundasınız,
Gelecek nesillere örnek insanlarsınız,
Hak yolunda yürüyen korkusuz aslansınız
*
Ey yiğit kahramanlar sizlere selam olsun,
Bu cihadın sonunda düşmanınız kahrolsun,
Rabb'im sizi her türlü kötülükten korusun,
Dünyada aziz kılsın cennet yurdunuz olsun.
*
Rabb'im sizi korusun sizi muzaffer kılsın,
Düşmanı kahreylesin Filistin size kalsın,
Amel defterinize Firdevs cenneti yazsın
Sizi Cennet ehlinden Muttakilere katsın,
*
29 Aralık 2023/
91
views