İnsan Bencil midir?

1 year ago
17

İçinde yaşadığımız, bireysel özel mülkiyete dayalı kapitalist düzen, kurulduğu günden yana bu soruya “evet” yanıtını veriyor. Liberal ekonomi politiğin ilk düşünürlerinden; 19. yüzyılın aydınlanmadan hayal kırıklığına uğramış filozoflarına; 20. yüzyılın Nobelli liberallerinden son otuz yılın neopozitivistlerine kadar pek çok ideolog, insanın özünde bencil olduğunu, bencilliğin insan doğasının ta kendisi olduğunu iddia ettiler, bunun üzerine teorilerini ya da felsefi önermelerini geliştirdiler. Klasik liberalizmin Homo economicus’undan Nietzche’nin Nazi faşizmine ilham olan “üst-insan”ına ve günümüz pop kültürünün ikonlarına kadar içinde yaşadığımız düzen, kendi “birey”ini bu önerme doğrultusunda inşa etti. Öyle ki gelinen noktada bencilliğin sadece insanın değil tüm canlı hayatın bir özelliği olduğu, genlerin bencil olduğu, hücrelerin bencil olduğu iddia edilmeye başlandı.

Bu kuşkusuz bir saçmalık. “Bencillik” kelimesi nötr bir duruma değil, ahlaki bir değerlendirmeye işaret eder. Bu bağlamda ancak bir özne, yani başka türlü de davranabilecek, davranmayı tercih edebilecek bir aktör bencil olabilir ya da olmayabilir. Mutlak anlamda zorunlu davranışlar hakkında ahlaki değerlendirme yapılamaz.
Burjuvazinin “insan özünde bencildir” tezi insanın her türlü çıkarcı davranışına yönelik ahlaki değerlendirmeyi peşinen hükümsüz hale getirmek için ortaya atılıyor. Çünkü bir insan bencil olmayı ya da olmamayı tercih edebilir ama bir patron sermaye biriktirip zenginleşmek için mutlaka bencil davranmak, başka burjuvalarla rekabet edip onları zarara uğratmak ve daha önemlisi çalıştırdığı işçileri hep daha fazla, hep daha yoğun sömürmek zorundadır. Bir burjuva, ancak burjuvalığından vazgeçerse bencil olmayabilir, bencillik onun sınıfsal varoluşuna içkindir.
Marx ve Engels bu yüzden Komünist Manifesto’da, burjuvazinin egemen sınıf haline gelmesinin, geçmişin ahlaki değerlerini “bencil hesapçılığın buz gibi sularında boğduğunu” söylemişlerdi.
Dolayısıyla burjuvazi, bir yanda kendisi başka türlü davranamayacağı için, öteki yanda da kendi yükselişini sağlayan bireysel özgürlük, (en azından hukuk önünde) eşitlik gibi değerleri tamamen rafa kaldırmadan “bencillik benim ayrıcalığımdır” diyemeyeceği, bunu açık bir toplumsal norm haline getiremeyeceği için, “herkes bencildir, hepimiz benciliz, başka türlü olamayız” diyor. Kendi çıkarlarını, herkesin çıkarı gibi göstermeye çalışıyor.
İçinde yaşadığımız toplumsal düzen, kendisine uygun bireyi bu önermeyle inşa etti ve bu “ideal insan”ı bir çeşit puta dönüştürüp, çevresinde bir birey kültü kurdu. Öyle ki, bugün gelinen noktada “insan bencildir” önermesi, kapitalist sömürü düzenine başka tüm ideolojik önermelerden daha fazla, daha temelden bir dayanak sağlıyor.

Yazan: Nevzat Evrim Önal
Seslendiren: Arda Kavaklıoğlu

Bu konuda, video metnini de yazan sevgili Nevzat Evrim Önal'ın Yazılama yayınlarından çıkan aynı adlı kitabı okumanızı şiddetle öneririz.
https://yazilama.com/kitap/insan-bencil-mi/

BSM'yi ayakta tutabilmemiz ve daha fazla insana ulaşabilmemiz için bize katılın:
https://www.youtube.com/bsmkolektif/join

Loading comments...