TÜRKIYE - ERDOĞAN VE 23 YIL SONRA DİKTATÖRLÜĞÜN SONU GERÇEK GİBİ GÖRÜNÜYOR

Türkiye, Mart 2025’te İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından patlak veren kitlesel protestolarla bir kez daha kargaşaya sürüklendi. İmamoğlu, önde gelen bir muhalefet lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önemli bir rakibi. 2013 Gezi Parkı protestolarından bu yana görülen en büyük huzursuzluk olan bu olay, Erdoğan’ın 23 yıllık iktidarına duyulan derin hoşnutsuzluğu yansıtıyor. Bu iktidar, otoriter bir konsolidasyon ve yargı manipülasyonu ile karakterize edildi. Erdoğan’ın siyasi kariyeri, mütevazı başlangıçlardan dikkate değer bir yükselişe sahne olmuş, ancak şimdi sona eriyor gibi görünüyor. Sokak zekâsına sahip, yalnızca dini akademik geçmişe sahip bir lider olan Erdoğan, üniversite diplomasına sahip değil; bu, Türk anayasasına göre cumhurbaşkanlığını engellemesi gereken bir durum. Yine de, tarihsel olarak müdahaleci olan orduyu evcilleştirme ve yargı sistemini yeniden şekillendirme gibi kurnaz siyasi hamlelerle iktidarda kalmayı başardı. Ancak mevcut huzursuzluk, kontrolünün nihayet zayıflayabileceğini gösteriyor, fakat ordu ya da ABD ve Avrupa Birliği gibi dış güçlerden önemli bir baskı olmadan iktidarı bırakması pek olası değil.