Andrew Tate: Kadınlar Ne İstediğini Bilmiyor, Erkekler ve Korkaklık - Türkçe Altyazılı

9 months ago
252

Andıç: ben buhulamadım/sansürlemedim, kadının kendi kanalında böyle verilmiş

Sözün doğrusu: zor zamanlar güçlü insanları, güçlü insanlar iyi zamanları, iyi zamanlar zayıf insanları, zayıf insanlar zor zamanları getirir. Bu sözü herkese, Atatürk'e bile atfetmişler :| Ama neyse sözün kendisi doğru.

Daha lisedeyken, kadınların ne istediğini bilmediklerinin ya da direkt söylemediklerinin farkındaydım. "İyi, nazik, kalbi güzel, iyi eğitim almış"... Bir sürü şey. Kızların hiçbiri böyle erkeklere deli olmuyordu. Serseri, maço, kadını döven (ki ayırdım, ertesi gün kız yine el ele kol kolaydı ünide), saçma sapan tiplerle birlikte oluyorlardı. "Kötü çocuk" kulağa iyi gelmediği için İngilizce kullanınca sözümona daha sevimli(!) olacağını düşünüp "bad boy" diyorlar ya bir de!

Kadın merkezli forumlar, sayfalar, hesaplara bakıyorsun hatta birtakım beta tipler "eşinle tartışmayacaksın, tamam hayatım de geç" diyor. Bakıyorum, bir çok kız, "sevgilime laf söylüyorum, benimle tartışmadı" diyor. Nasıl iş? Pısırık, tartışmayan, dövüşmeyen erkeği sevmiyorlar; fakat tartışmaya başladığında erkeklerin yaptığı gibi çözüm odaklı ve mantıksal değil, manipülasyon görüyorsunuz. Duygusal patlamalar, ağlamalar, konuyu olabilecek en saçma yere çekmeler... Bütün enerjinizi bu tür saçmalıklara ayırıyorsunuz. Kavga etmediğiniz durumlarda da bizim kızların tribi, kaprisi zaten ayrı konu.

Fakat en büyük nedeni, erkeklerimizin GERÇEK ERKEK olamayışı. Sosyal mühendislikle başardılar. Erkekler, ilkel bir yaratık gibi yemek ve seks peşinde koşuyor. Skor yapayım, hatuna yazayım... Puanlamayı sevmem ama örnek için kabaca 10 üzerinden 5 puan olan bir kız, Türk erkeğinin abazalığı ve yılışıklığı nedeniyle kendini 6-7 hissediyor. Kadınlarda zaten hipergami var yani kendinden daha iyi erkeklere göz dikiyorlar. Bakıyorsun 5 olan ama Türk erkekleri nedeniyle 7 olduğunu düşünen Türk kızımız, 9-10'luk erkek arıyor. Sonra "iyi adam yok, yalnız kaldık, erkekler şöyle böyle"...

Bu iş alışveriş gibidir. Bu kadar yüksek cinsel pazar değeri olan bir erkek, yüksek seviyede ağır kalibre bir erkek istiyorsan yani; güçlü, fit, akıllı, zengin vs, sen ne sunacaksın? Diğer kızlarda olan şeyi mi? Neyi? Erkekle bir mekâna gittiğinde, erkeği yüceltecek hareketi bırak, saçma sapan mevzulardan trip yapıp ortamı bozuyorsun. Toplum, erkeğin yanındaki kadına da bakarak erkeği yargılıyor. Konuşmayı bilmiyorsun, genel kültür yok... İşte burada Türk erkekleri olarak iğneyi kendimize batıracağız.

İllâ sevgilim olsun, illâ kızlar olsun demeyeceksiniz. Spor yapacaksınız, sağlıklı besleneceksin; vücudunuz iyi olacak. Savunma sporuna gideceksiniz (ki kick boksta yaklaşık 700 kalori harcıyorum) hem spor, hem özgüven hem sıkılaşma... Daha sonra genel kültürünüzü geliştirecek kurslar, kitaplara başvuracaksınız. Farklı hobiler, kurslar, kongreler vs ile çevrenizi genişletmeye çalışacaksınız gençler!

Siz değerinizi arttırdıkça, kadınlar size bakmaya başlayacak. Acele etmeyin. İlk aşık olduğunuz, ilk beğendiğiniz kadınla da evlenmeyin. Unutmayın ki bir kadının CPD'sinin en yüksek olduğu dönem 23 ancak sizin 36. Dolayısıyla orta nokta 28-29'larda. Buradan önce evlenmeyin. Kadınları tanıyın. Kadın tavlamak için yalan söylemeyin, arkadaşlarınızı satmayın, karakterinizi değiştirmeyin. Bunlardan birisiyle kadın çatışıyorsa, çok sevseniz bile çekip gitmeyi bilin.

Şunu unutmayın ki, bizim yasal sistemimiz de kadın merkezli. Eşitlikçilik adı altında artık düğünde takılan takılar kadının, madenlerde kadınların çalışması yasak. Oysa yaşamın bütün sorunlarıyla: lağım, yüksek gerilim, inşaat, ağır şeylerin taşınması, şehirler arası otobüsler vb her türlü bedensel sıkıntıyla insan yaşamını kolaylaştıran şeylerde erkeklerin payı çok büyükken, "kadınlar eziliyor, eşitlik" diyerek yasal olarak erkeklerin aleyhine olan bir çok olay türedi.

Bunun yanında kadınlara vurmak, el kaldırmak zaten iğrenç bir şeydir. Fakat taciz, tecavüz, kadına ve hayvana (hatta çocuğa) şiddeti uygulayanlar zaten maskülen, özgüvenli, yüksek kalibre erkekler değildir. İlkel yaratık gibi etrafta dolanan, korkak, basiretsiz tiplerdir. Fakat sizin kafanıza, "maskülen erkek şiddet uygular" gibi bir fikir soktular. Tam tersine, maskülen erkek kendisini, eşini ve ailesini (sevdiklerini) korumak için GEREKİRSE şiddet uygulamaktan bile kaçınmaz. Bunu yapabilecek güçtedir. Böyle bir erkekten ise betalar korkar, düzenin değişmesini istemeyen politikacılar korkak, bu düzenden yararlanan din adamları ve şirket sahibi (ünlü vb) yancılar korkar... Haliyle sosyal mühendislik uygulayıp, korkak yığınlar ortaya çıkartır.

15 Temmuz'da bir şey dikkatimi çekti mesela, adamlar tankın önüne atlıyor. Bir çok muhalif seçmen "manyaklar" dedi. Atatürkçüyüm diyor, fakat bu adamın yaptığı şeyi anlayamıyor. Bunu da yapamaz, ülkeden kaçıyor zaten. Oysa Atatürk, her şeyiyle uğraştı. Sizler gibi basiretsiz, korkaklar değildi. Dönemin süper güçlerine karşı durabildi.

Dolayısıyla bizi ne hâle getirdiklerine bakın. Analiz edin. Kendinizi geliştirin millet!

Loading 3 comments...