Andrew Tate Başarının Temeli - Türkçe Altyazı

10 months ago
641

Email, instagram mesajı olarak geliyordu ama özellikle telegram gruplarını açtıktan sonra bizzat bu durumu gördüm; Andrew'e giden soruların benzerleri soruluyor... Sürekli. Ben dahil birçok insan aynı yanıtları veriyordu. Bununla ilgili video çekecektim (belki yine çekerim) ancak Andrew, podcastinde bahsetti. Olay gerçekten bu!

M*sturbasyonu/p*rnoyu nasıl bırakırım?
Nasıl zengin olurum?
Kadınlar konusunda nasıl daha iyi olurum?
Nasıl şu nasıl bu....

HEPSİNİN OLAYI AYNI ŞEYE GELİYOR!
Erkeklerin sadece %20'si kadınlar tarafından arzulanıyor, gerçekten arzudan bahsediyorum ve burada bir evrimsel süreç var. Kırmızı hap, maskülenite... Rollo Tomassi'den Dr. Redpill'e, Andrew Tate'ten Jordan Peterson'a ve bu kavramlar yokken bu olayların farkında olan bir çok sağlam adama kadar herkes bunu anlatmaya çalıştı ve çalışıyor; YÜKSEK DEĞERLİ ERKEK OLMAK ZORUNDAYIZ!

Peki bu nasıl olacak? Parayla mı?
Böyle bir düşünce var değil mi? Para kazanınca bütün her şey çözülecek? Asosyallik/antisosyallik, kadınlarla aranın kötü olması, özgüvensizlik, zevksiz giyim anlayışı... HER ŞEY PARAYLA ÇÖZÜLECEK değil mi?

Değil. Andrew Tate'in dediği gibi para yükselticidir. Yani özgüvensiz, ezik, inek bir tipsen; zengin olduğunda da zengin ama özgüvensiz, ezik, inek bir tip olacaksın. Dahası paranın getirdiği sahte özgüven nedeniyle bizim milletimizde de sık sık gördüğümüz kabalık, "kroyum ama para bende" kafasıyla rezillikler yapılacak. Dolayısıyla para çözüm değil.

Peki çözüm nedir?
4 temel durum keşfettim, sürekli bunu vurguluyorum zaten:
1- disiplin
2- azim
3- irade
4- süreklilik.

Belki sözcükleri de biraz açmak gerek, sözlük anlamlarıyla başlayalım:

Disiplin: Türkçesiyle sıkıdüzen. Kurallara veya işin gerekliliklerine sıkı şekilde uyarak bağlı kalmak.

Azim: Karşınıza çıkacak olan engelleri yenme isteği ve kararı

İrade: Bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü ve yetisi ancak burada yine öztürkçesiyle istenç dediğimiz; istek ve arzuları hayata geçirme gücü

Süreklilik: öztürkçe olduğu için anlayacağınız üzere sürekli olması ya da Arapça kökenlisini verecek olursam: devamlılık.

İşte kazanmamız gereken yetilerin en önemlileri bunlar.

**

Telegram'da da sürekli gelen sorulara verilen cevaplar neden ortak? Ne yapmak istiyorsanız isteyin, öncelikle:
Spor yapacaksınız!
Dövüş sanatları öğreneceksiniz,
Sağlıklı besleneceksiniz (abur cubur yok, fast food yok ancak haftada 1 öğün)
Yetişkin içeriği tüketmek ve kendini tatmin yok!
Sosyal medyada saçma sapan içeriklerle günü tüketmek yok,
Eğitimlerle kendini geliştireceksin
ve bütün bunları sürekli olarak yapacaksın!

Değişim 3 ayda gelmez, hepsini düzenli olarak yapacaksın ve yıllarını vereceksin. Evet 1 yıl içerisinde toplam 30 gün sporu kaçırdığın olabilir. Evet yaz tatiline çıkmışsındır ve 1 hafta çok fena fast food yemişsindir. Sorun değil, sonraki haftalarda dikkat et ama devam et! Bizim millet gaza gelip spor salonuna 1 yıllık yazılır, ilk hafta her gün gider, ikinci hafta 4 gün, sonra gitmez. Böyle yapmayın. Her gün 7 saat çalışıp 3-5 hafta yapmak yerine her gün 40 dk bir şey öğrenmeye ayırın ama 1,5-2 yıl boyunca yapın.

Suyun gücü gibi olmalısınız. Damla etkisi... Damla damla gelen su, kayaları parçalıyor. Amacınız bu olmalı.

**

Spor yapmak, sağlıklı beslenmek, vücuda ZEHİR etkisi yaratan abur cuburlardan uzaklaşmak, gününüzü tüketecek ama size hibçir şey katmayan sosyal medya gönderilerinden uzaklaşmak, p*rno bağımlılığı ve m*asturbasyon nedeniyle uyuşuk hissedip algıların yavaşlaması, dikkat dağılması, uyuşukluk gibi durumlardan uzak durmanın yararını gerçekten anlamıyor musunuz? İnsanların doğruyu bildiği halde, uygulamamasının nedeni nedir? Aptal olsa doğruyu bilmez, fakat ne yapmamız gerektiğini hepimiz bilirken sadece %1 ilâ %5 arasında insan doğruları gerçekten yapıyor.

Örneğin Türkiye'de spor yapmayan sayısı %88, Avrupa'da %47'lerde. Düzenli spor yapanlar ülkemizde %5 iken, son 2 yıldır spor yapanları sorduğunda oran %2'ye geliyor. Sadece spor, sağlıklı beslenmeden bahsediyoruz ki Avrupa'nın en obez toplumuyuz, dünyada 7'nciyiz.

Abur cubur, şekerleme, fast food vs nedeniyle binlerce lira geçici hazlara akıtılırken 35-40 yaşından sonra da bunların neden olduğu tansiyon, diyabet, kalp ve damar hastalıkları ilaçlarına akıtılacak. Peki bunları bildiğimiz halde neden uzak kalamıyoruz? Politikacılar söylemiyor çünkü işin ucu başka yerlere gidiyor. Anladık. Peki senin bahanen ne? Doğada olmayan şeker ve işlenmiş şeyleri sürekli, günde defalarca tüketirken ve spor yapmıyorken, 2,5-3 lt su içmiyorken ne olmayı bekliyorsun? 90 yaşına kadar sağlıklı mı yaşayacaksın?

Loading comments...